"Obama'nın düşüncelerini okuyan adam" mı?


Arslan BULUT
yenicaggazetesi.com.tr
Yazı Tarihi: 22/01/2009



ABD’nin yeni Başkanı Barack H. Obama’nın yemin töreninde yaptığı konuşmanın metnini 27 yaşındaki Jon Favreau’nun yazdığı bildiriliyor. Obama’nın “düşüncelerimi okuyan adam” dediği Favreau, metni hazırlamak için haftalarca çalışmış, eski başkanların yemin töreni konuşmalarını incelemiş. İlk taslağı hazırladıktan sonra Obama ile dört-beş defa daha görüşmüş.

Obama, metin üzerinde önemli değişiklikler yapmış olsa da “Fakir ülkelerin vatandaşları, sizlerle beraber çalışacağız ve sizlere temiz suyu ulaştıracağız, sizlerin tarlalarını ekeceğiz, zihinlerinizi ve karınlarınızı doyurduğumuz gibi” cümlelerini muhafaza etmiş.

Fakir ülkelerin zihinlerini ve karınlarını ABD mi doyuruyor? ABD, fakir ülkelerle beraber çalışıp tarlaları ekecekmiş, onları temiz suya kavuşturacakmış. Niçin? Tarlaları ekmek ve temiz su bulmak için ABD’nin o ülkelere girmesi şart mıdır?

Obama’nın Kenyalı baba tarafı, beyaz adama hizmet ederek var olmuş! Jon Favreau ise zaten beyaz. Fakat sömürgecilikte buluşmuşlar!

“Ve biz bir kere daha dünyaya liderlik etme kararlılığıyla bugün bu görevi üstleniyoruz”un başka ne anlamı var?

Obama, eski nesillerin faşizmle, komünizmle mücadele ettiklerini ancak sadece güçle kendilerini koruyamayacaklarını anladıklarını söyledi. Peki ne yapmak lazım? Fakir ülkelerin topraklarına ve sularına da el koymak lazım ki ebediyen Amerika’ya muhtaç olsunlar!


* * *


Her ne kadar insancıl mesajlar veriyor görünse de emperyal düşüncenin dışına çıkamayan Obama’nın konuşma metninde “birlik” mesajı ve “kurucu metinlere inanç” ağır bastı.

Obama, “Kurucu atalarımız, kurucu babalarımız bizim sadece hayal edebileceğimiz zorluklarla karşı karşıya geldikleri zaman, hukukun üstünlüğü ve insan haklarının temel alındığı metinleri kaleme aldılar. Gücümüzün temelinde güvenlik, inanç, davalarımızın haklılığı, hukukun üstünlüğü ve insan hakları vardır. Gücümüz buradan gelir. Afganistan’da olsun, dünyanın diğer coğrafyalarında olsun dostlarımız ve eski düşmanlarımızla beraber çalışarak, nükleer tehditleri tamamen bertaraf edene kadar ve küresel ısınmanın ortaya çıkardığı tehditleri bertaraf edene kadar, çalışmaktan asla vazgeçmeyeceğiz” diyor.

Bush’un Irak’a demokrasi getirmesi gibi mi?


* * *


Ve Obama terör odaklarına seslenerek “Bizi kıramayacaksınız, bizden kuvvetli olmayacaksınız ve sizleri yenmeyi başaracağız” diyor. Oysa, başta El Kaide patenti olmak üzere dünyadaki bütün terör örgütlerini ABD ve İngiltere kurmuştur!

Obama, Amerikalıları bir süre daha kandırabilir ama artık diğer halklar bu fotoğrafı görmeye başladı. Ve terörden bahseder etmez, konu Müslümanlara da geliyor! Demek ki metin yazarının zihninde “Terör=İslam” kabulü var!

Ve Müslümanlara seslenirken aslında “Bize teslim olmaktan başka çareniz yok” demek istiyor.

“Artık yolsuzlukla ve kandırmayla güç elde edebileceğini düşünenlere, savaşla ve çatışmayla güç elde edebileceğini düşünenlere sesleniyorum; siz tarihin yanlış açısına bakıyorsunuz. Sizin karşınızda durmaya devam edeceğiz. Bize el uzattığınız zaman sizinle beraber çalışacağız” ne demek?

İnsanlığı yolsuzlukla, “hedge fon” sahtekarlığıyla, karşılıksız dolar basmakla dolandıran kim? Savaşın kıvılcımını yakan kim? Ve yıllardır dünyayı kana bulayan ülke hangisi?


* * *


Obama, başarının temelini “çalışma, cesaret, dürüstlük, hoşgörü, merak ve vatanseverlik” olarak gördüklerini söylüyor. Bu değerlerin Amerika Birleşik Devletleri’nin bugüne kadar tarih boyunca elde ettiği başarıların gizli sırrı olduğunu belirterek “İşte bu niteliklere döndüğümüz zaman başarı kaçınılmaz olacaktır” diyor.

Demek ki Amerika’nın bu değerlerden uzak olduğunu kabul ediyor.

Obama’nın çelişkili düşüncelerini okuyan adam, iyi okumuş, öyle anlaşılıyor!


...