Reçeteleri AB'dendir!


Yıllardan beni bu AB planını yazarım!


Tekrar tekrar…


Sebebi, unutturmamak için, ülkemiz üzerindeki oyunların derinliğini sık sık hatırlatmak içindir…


Olay şudur...


Apo Bey’in Türkiye’yi teslim alma (!) şartlarını aşağı yukarı biliyoruz…


Apo Bey, federasyon pazarlığı yapıyor bildiğiniz gibi..!


Kendi fikri mi bu?


Hikayemiz şudur...


“11.06.2005 tarihinde Hollandalı Prof. Dr. Erik-Jan Zürcher’e Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne katılım sürecinde yapmış olduğu önemli katkılardan dolayı üstün hizmet ödülü verilmişti. Türkiye’nin Lahey Büyükelçiliği’nde düzenlenen törende Zürcher’e ödülü Dışişleri Bakanı Abdullah Gül tarafından, Büyükelçi Tacan İldem aracılığı ile sunulmuştu. Profesöre teşekkür belgesi ve ‘Atatürk Armalı’ altın madalya da iletilmişti. 1953 yılında doğan Prof. Dr. Erik-Jan Zürcher, Türkiye Tarihi’yle ilgili çalışmalarıyla tanınıyor. Leiden üniversitesi üğretim üyesi Zürcher’in meşhur yayınları arasında Milli Mücadelede İttihatçılık (Doktora tezi - 1984) ve Modernleşen Türkiye’nin Tarihi (1993) yer alıyor…”


Eveeet, ne kadar güzel bir uluslar arası ilişki gibi değil mi?


Yalnız küçük bir “zurnanın zırt ettiği nokta” var ki;


Sayın Zürcher, “Türkiye Ermeni Soykırımı’nı yapmıştır. Tartışmaya yer verilemeyecek kadar açıktır. Türkiye Soykırımını kabul etmeli” sözlerinin sahibi ve…


Atatürk için; “Diktatör” diyor…


Hollanda’da Türkiye karşıtı kesimlerin akıl hocası…


Bir başka özelliği daha var ki..!


şimdi tekrar Apo beyin “pazarlık” faaliyetinden devam edelim!


İstekleri nedir?


“Operasyonlar durdurulmalı. PKK ile devlet arasında diyalog başlamalı. Yeni bir anayasa hazırlanmalı, demokratik özerklik hayata geçirilmeli. Siyasi genel af ilan edilmeli..”


Yani?


“üözüm talebi demokratik özerkliktir… Kürtlere ağırlıklı olarak yaşadıkları yerlerde kendi kimlikleriyle yönetme ve yönetilme hakkı verilmelidir. Her özerk bölgede özerk meclisler veya bölge meclisleri kurularak bu yönetim sağlanır. Mali, askeri, üniter yapıyı ilgilendiren konular merkeze bağlı kalır, merkez de kaynakları her bölgeye eşit dağıtır. Bunlar üniter yapı içinde gerçekleşir. TC vatandaşlığı tanımlaması kimliğe dayalı olmalıdır.”


Siz bu “İmralı aktarmaları”nı ‘ya sabır’la okurken biz sorumuzu hatırlatalım…


Bu dayatma Apo Bey’in cin fikri midir?.


Tekrar dönelim, şu TC ve Atatürk ödüllü Eric Jan Zücher’e!


PKK, 1993 yılında çok mutlu olmuştu, çünkü o tarihte Avrupalı efendileri kapsamlı bir manifesto yayınlayarak bu çetenin Türk topraklarında devlet kurabileceklerini ilan etmişlerdi! Bu manifesto, bir kitap görüntüsündeydi ve kitapta, “PKK çetesinin tedhişi yaydığı bölgelerde kendi polisi, kendi adliyesi, kendi belediyesi v.s halinde merkezileşeceği ve tüm Türk topraklarında da eşit haklarla etkin olacağı…” mealinde dayatmalara yer verilmişti…


Yani PKK’nın anayasası yazılmıştı…


Yazarı da işte bu Hollandalı Prof. Dr. Erik-Jan Zürcher’di…


Apo’nun elindeki reçete işte budur…


Meselenin derini budur işte!!!




yazan : Behiç KILIü / kentgazetesi.com / 16.09.2009