Kabaran Türk Milliyetçiliğine tezgah hazırlığı!

[bozok]

Kabaran Türk Milliyetçiliğine gem vurmak için tezgah hazırlığı!



Sabahattin üNKİBAR
sonkibar@gmail.com
Yazı Tarihi: 02/10/2009






Araştırmalar ortada, Kürt açılımının sözü bile AKP’ye oy kaybettirdi..

Peki bu işten en çok kazanan kim?

Milliyetçi Hareket Partisi!

Bunu gören AKP bir önlem almaz mı?

Hiç tereddüdünüz olmasın, alır!

Ne mi yapar?

Devlet ellerinde, türlü manipülasyonlarla ülkücüleri hedefe oturtur ve imajlarını kirletmeye çalışır!

O kadarı da olmaz demeyin, bakın buraya not düşüyorum, bunların olması yüksek ihtimaldır!

Peki buna dönük işaret mi dediniz!

İki gün önce verildi!

Dış dinamiklerle organik bağları ispatlı olan bir güruh feveran ediyor!

Neymiş efendim Aydınlar TİT’in tehdidi altındaymış!

TİT ne?

Türkçü İntikam Tugayı imiş!

Ne yapmış TİT?

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Başbuğ’un Mardin konuşmasını yargıya taşıyan aydınları ölümle tehdit etmişmiş!

Tehdit nasıl olmuş?

Mail atılmışmış!

Böyle bir örgütün ve tehdidin olduğuna dair başka bir emare, belge, bulgu var mıymış!

Yokmuş ama mail çok
önemliymiş!
Hoppala...

Yahu maille tehdit denilen şeyi biz her gün yaşarız!

Uzatmayayım aldığım kokulardan hareketle yazayım, hadise şudur:

Kürt açılımı bağlamında yükselen Türk Milliyetçiliğine gem vurmak için derin bir tezgah gündemdedir!

Hedef yukarıda belirttiğim gibi Türk milliyetçilerinin yerin dibine sokulmasıdır.

Dahası, Kürt değil ama Türk Milliyetçisi olmanın suç olma noktasına taşınmasıdır!

Bu şekilde sadece Kürt
açılımın önü açılmayacak,
aynı zamanda Türk Milliyetçileri kamu vicdanında mahkum edilip, açılımla AKP’den kaçan milliyetçiliğe eğilimli oylar geri dönecek!
Peki ne mi yapılabilir?

TİT pardon Türkçü İntikam Tugayı işi büyütülür!

Bu örgüt ismiyle bazı sansasyonel cinayetler bile işlenebilir!

Ne bileyim Allah korusun DTP’li bir mebusu bile öldürebilirler!


Kim mi yapar bunu?

AKP’ye Kürt açılımlı talimatını veren dış dinamiklerin istihbarat örgütleri!

Bu kadarı da çok fazla demeyin, TİT ya da benzeri bir örgüt masalı ile göreceksiniz Türk Milliyetçiliği ve de Milliyetçilerine hem imaj hem de filili operasyonlar eşiktedir.

Bunu tahmin etmek için strateji allamesi olmak gerekmiyor!


...

[bozok]

Baskın Oran'ı altına pisleten şu mektup!


İsrafil K.KUMBASAR
yenicaggazetesi.com.tr
Yazı Tarihi: 02/10/2009




Teslimiyetçi iktidarın başlattığı ‘demokratik açılım’ süreciyle ilgili tartışmaların şiddetlenmesi üzerine, Genelkurmay Bakanı Orgeneral İlker Başbuğ, Bayram ziyareti için gittiği Mardin’in Nusaybin İlçesi’ndeki Sınırtepe Karakolu’nda bir açıklama yaptı.

Kendilerine ‘aydın’ sıfatını yakıştıran Ufuk Uras başkanlığındaki bir grup, Başbuğ’un ‘siyaset yaparak’ suç işlediği gerekçesiyle İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’na başvurdu.

Doğrusunu söylemek gerekirse, şikayet dilekçesinin altında imzası bulunan isimler bizlere hiç de yabancı gelmedi.

üünkü, altından ‘ihanet’ kokusu gelen ‘hangi taşı’ kaldırsanız hep onlar çıkıyor.

Bu kişilerden birisi de Ankara üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde öğretim üyeliği yapan ve ‘alt kimlik/üst kimlik’ konusunda Tayyip Erdoğan’a akıl hocalığı yapan Prof. Dr. Baskın Oran.

‘Kuşsuz’ bırakılan tarlaya ‘darı’ ekmeyi cesaret zanneden Baskın Oran, önceki gece çok önemli bir tehdit mektubu almış.
Türk İntikam Birliği Teşkilatı adına gönderildiği iddia edilen ‘korkunç’ mektupta özetle şöyle deniliyormuş:

* * *

“Kutsal Türk Devleti’ni var eden yüce Türk ırkının yaşama güvencesi ve teminatı olan Türk Silahlı Kuvvetleri’ne her fırsatta kinlerini nefretlerini kusarak cephe alan Ufuk Uras, Baskın Oran, Cengiz Algan, Ahmet İnsel, Mebuse Tekay, Oya Baydar, Aydın Engin, Mithat Sancar ve Sezgin Tanrıkulu, İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’na sundukları suç duyurusu dilekçesi ile idam fermanlarını kendi elleri ile imzalamış bulunuyorlar.

Sözde aydın Türk düşmanı Baskın Oran’ın imhası için 3 Türkçü şehir savaşcısı, komutanımız Savaşan Atsız tarafından görevlendirilmiştir.

Bu bağlamda Türkçü timlerimiz gelecekte yer ve iz tespiti sonunda gereken adımlar atılarak imha harekatı başarıya ulaştırılacaktır.

Baskın Oran için çember daralmıştır.

Türk Irkı’na ve Türk Silahlı Kuvvetleri’ne yapılan her saldırı şiddetle karşılığını bulacaktır.

Yaşasın Irkçı Türkçü direniş hareketi.

Yaşasın Türkçü komutanımız Savaşan Atsız Türkçü şehir savaşçıları.

Ya Türkçü devrim, ya ölüm.”

* * *

Eski Türk İntikam Tugayı, şimdi oldu Türk İntikam Birliği Teşkilatı!..

Bu tür ucuz numaralar bayatladı artık.

Gelin de külahıma anlatın benim.

Ortada, gerçekten ‘Türklüğe’ hizmet eden ciddi bir örgüt olsaydı eğer, memleket bu hale gelir miydi hiç?

Ama, Türk matbuatının ‘Ali Kemal’i olarak tanınan Hasan Cemal apar topar köşesine taşıdığına göre, demek ki durum oldukça kritik.

Mektubu okur okumaz, sırtından soğuk terler boşalan Baskın Efendi, belki de maşayı görünce kuyruğunu bacaklarının arasına sıkıştıran şaşkın kedi gibi soluğu savcılıkta almıştır hemen.

Ama biliyor ki, bu mektup ya ‘bizzat kendisi’ tarafından yazılmıştır, ya onunla biraz eğlenmek isteyen ‘hemcinslerinin’ kötü bir şakasıdır, ya da Türk milletini yeni bir çatışma ortamına sürüklemeye çalışan ‘ağababalarının’ ucuz bir provokasyon girişimidir.

Zira, Türk’ün töresinde öyle ‘kuru tehdide’ ve ‘sanal şantaja’ yer yoktur.

Türk, bir şafak vakti ava çıkan bir kurt gibi ansızın dalar hasmının inine, dayar namluyu alnına, aman dilemesine dahi fırsat vermeden bitiriverir işini.

* * *

Asla ve kat’a şüpheniz olmasın ki, o mektup, yine o bildik ‘ters istihbarat’ ve ‘yönlendirme’ faaliyetlerinin bir parçasıdır.

Baskın Oran ve arkadaşları, çevirdikleri dolaplar ile nasıl ‘belli merkezlere’ hizmet ediyorlarsa, ona malum mektubu gönderdiği iddia edilenler de, aynı merkezlerdeki ‘başka masaların’ emrinde görev yapıyorlar.

Birleştikleri tek ortak payda ise şudur:

Karıştırmak, karıştırmak, karıştırmak.

...