üankaya'daki Hz. Muhammed (s.a.v)
Hasan DEMÝR
hasandemir54@hotmail.com
Yazý Tarihi: 16/11/2009
Peygamberimizin üanakkale Savaþlarý ile ilgili hadislerine dudak kývýran bazýlarý, kendimizden bir þey söylediðimizi ima ediyor, bir çekemezlik var sanki.
Allah’ýn takdiri, Resulünün müjdesi böyle ise, sizler mahþer günü, þefaatine muhtaç kalacaðýnýz Hz. Muhammed aleyhisselama, “Sizin böyle bir sözünüz var mýydý?” diye sorarsýnýz, “Vardý, niye yalanladýnýz?” derse ne yaparsýnýz.
Yoksa biz, “Ey Allah’ýn Resulü, biz Senin ashabýnýn söylediðine inanýrýz” cevabýný veririz. üünkü O’, “Ashabým gökteki yýldýzlar gibidir” buyurmuþ ve “Hangisine uyarsanýz hidayeti bulursunuz” demiþtir.
Bu milletin ve Milli Mücadele’nin yanýnda olduðuna dair Allah (c.c.) ve Resulünden o kadar o kadar çok maddi delil ve manevi iþaret vardýr ki cümlesi bahsedilen hadisi ve konuyla ilgili salih rüyalarý destekler.
Biliyoruz, bu topraklarda iki damar var.
Bu damarlardan biri Hz. Muhammed aleyhisselamýn Türklerle ilgili olumlu hiçbir deðerlendirmesine inanmayan, mesela, inkarý mümkün olmayan Ýstanbul’un Fethi ile ilgili hadisi de yok sayan Türk düþmaný damar, diðeri de, Milli Mücadele’yi bir Ýngiliz, bir Yahudi operasyonu olarak göstermek isteyen ama aslýnda farkýnda olarak yahut olmayarak Türk milleti ve Ýslam dinini bu topraklardan silmek isteyen o iki mihrakýn oyununa gelen muhafazakar damar..
Lakin Allah (c.c.) ve Resulü Hz. Muhammed aleyhisselamýn masum ve samimi Türk milletini himaye ettiklerine dair o kadar çok iþaret vardýr ki, hangi birini anlatsak..
Ýþte onlardan bir tanesi...
Akasya Kitap yayýnlarý arasýnda çýkan, “Cumhuriyete Gölge Düþürenler” isimli eserin 179’uncu sayfasýnda yazar Behzat þaþal, “þimdi sizlere hiç duyulmamýþ bir olayý açýklayacaðým” dedikten sonra der ki:
“Erzincan’ýn Kemaliye kasabasýnda yaþamýþ olan o zamanýn evliyalarýndan ve gönül gözü açýk Mustafa KORTÝOðLU, 1912 yýlýnda, manevi alem için tefekküre girdiði bir sýrada birden kendisini üankaya’da ve sonradan Atatürk’ün ikamet olarak kullandýðý evin yakýnlarýnda bulur ve gizli bir kuvvet kendisini bu bað evine doðru çeker. Bað evine geldiðinde açýk duran kapýdan içeri girer.
Ýçeride Hz. Muhammed Efendimizi bir sedirde oturur vaziyette görür. Büyük bir saygýyla ve hürmetle Peygamberimize yaklaþarak ellerinden öptükten sonra aralarýnda þu konuþma geçer:
-Ya Resulallah burasý neresidir?
Resulallah buyurur;
Ey Allah’ýn kulu burasý Ankara ve üankaya’dýr.
Mustafa KORTÝOðLU, Peygamberimize burada bulunmalarýnýn sebebini sorduðunda, Resulallah Efendimiz þöyle cevaplar:
- Kýsa bir süre sonra 1. Cihan Harbi çýkacak ve bu harbin sonunda Osmanlý Devleti yýkýlacak. Ancak yerine genç bir Cumhuriyet kurulacak. Kurucularýn baþýnda ise Mustafa Kemal Paþa görevlendirilecek. Yüce Allah(c.c.) ve bizler de ona yardýmcý olmak için buradayýz..”
Anlatýlan bu rüyaya inanmayanlara kitabýn yazarý Behzat þaþal, “Mustafa Kortioðlu’nun çocuklarý ve torunlarý bugün yaþamaktadýr. Gerekli incelemeyi bizzat yapabilirler. ürneðin bugün hayatta olan torunlarýndan biri emekli Jandarma Albay Tahir Alkan’dýr” diye, teyit için, adres de gösterir.
Bazýlarý, “Ama bütün bunlar rüya” der, geçer. Biz de onlara, “Ah, sizler rüyada Hz. Peygamber aleyhisselamý görmenin kýymetini bir bilseydiniz, bilebilseydiniz” deriz.
Nasip olursa “rüya” konusunda da söyleyeceklerimiz olacaktýr
...