Referandumun asıl hedefi nedir?



Meselenin can damarını MHP Genel Başkan Yardımcısı Deniz Bölükbaşı, üankırı’da yaptığı konuşmada, ifade etti.

Anayasa’nın gündeme getirilmesinin birkaç sebebi olduğunu ifade eden Bölükbaşı, “Türkiye’de etnik bölücülüğün önünü açmak için anayasal alt yapı hazırlanıyor. Anayasa’daki ikinci bir niyet ise kendisini yargılayacak yargı organlarını şimdiden kontrol altına alma isteğidir. Bu açılım PKK’nın 27 yılda yapamadığını AKP eliyle yapma girişimidir. Bu oyuna gelmeyin. Habur’u içinize sindiriyor musunuz? Size Anayasa referandumu ile Habur’u oylatacaklar” dedi.

***

Esasen, AKP iktidarının, ekonomik alt yapıyı, Türklerin elinden çıkararak yabancılara teslim etmesi ile paralel olarak, CFR memorandumunda istendiği gibi yerel yönetimleri özerkleştirecek yasal alt yapıyı da hazırladığı bilinen bir gerçektir.

Bütün bu yapılanlar, Amerikan Kongresi’nin 31 Ocak 1896 tarihli 54. Kongre gizli kararı ile örtüşmektedir. 100 yıl sonra açıklandığında, ilk olarak emekli amiral İlker Güven tarafından tespit edilerek kamuoyuna duyurulan karar özetle şöyledir:

“ABD’nin belirleyeceği bir temsilci ile her Hıristiyan ülkeden bir temsilcinin Osmanlı İmparatorluğu adındaki devletin kabul edilemez ve inatla devam eden şeytani hareketlerinin düzene sokulması. Bu karara göre; ABD temsilcisi mutlaka ABD vatandaşı olacaktır. Temsilci, Hıristiyan ülke yöneticileriyle işbirliği yaparak aşağıdaki görevleri yerine getirecektir;

a) Tüm Hıristiyan ülkelerden ABD temsilcisi ile beraber çalışacak, benzer özelliklerde birer hükümet temsilcilerinin atanması sağlanacaktır.

b) Uluslararası Hıristiyan Komitesinin uygun bir bölgede organizasyon çalışmalarına başlaması sağlanacaktır.

c) Uluslararası Hıristiyan Komitesince din, mezhep ve milliyetçi özelliklere bakılmaksızın geçici bir Hıristiyan yöneticiyi Türkiye’nin başkanı olarak seçilmesini müteakip, Osmanlı İmparatorluğu’nun mevcut bölgelerinin sınırlarla ayrılması, bu bölgelerin Hıristiyan eyaletleri kabul edilip, Hıristiyan gücünün Türkiye Birleşik Devletleri adında toplanması, Utah Eyaleti yönetimi örnek alınarak ve çok eşlilik, kılıçla fethetme gibi dini vaazların ve hareketlerin yasaklanması sağlanacaktır.

d) Geçici hükümet Türkiye Birleşik Devletlerinin sınırlarının içerisindeki etnik özelliklerine uygun olarak oluşacak Ermeni devleti müttefikimize tüm Hıristiyan devletlerinin askeri destek sağlamaları istenecektir.

e) Geçici hükümetin süresini tamamlamasından sonra müttefik güçler tarafından kısa zaman içinde Türkiye Birleşik Devletleri’nin Uluslararası Hıristiyan Komisyonu tarafından tanınması sağlanacaktır. Türkiye’deki ülke yönetiminin hiçbir zaman Sultan, Halife veya Peygamber Muhammed’in dini (şeriat) yöneticileri tarzında olmaması ancak ılımlı dini fikirleri olan ve insanlara olumlu yaklaşan yönetimlerin kurulmasına özen gösterilecektir.”

***

Demek ki ABD’nin, Adnan Menderes’e, Süleyman Demirel’e, Kenan Evren’e, Turgut üzal’a, Mesut Yılmaz, Tansu üiller ve Bülent Ecevit’e, son olarak Tayyip Erdoğan’a dayattığı karar bu karardır. Açılım da bu karara hizmet etmektedir.

Asıl hedef, Anadolu’nun Türklerin elinden alınması ve Hıristiyanlaştırılmasıdır. ABD Kongresi’ndeki Ermeni karar tasarıları, Habur açılımı ve yargıyı uşaklaştırma girişimi olan Anayasa değişiklikleri bu yolda atılan somut adımlardır. 100 yıl önce yapamadılar, şimdi içerdeki işbirlikçileriyle birlikte tekrar deniyorlar.


Arslan BULUT / YENİüAğ GZT. / 4 Nisan 2010