Irak Türkmenlerinin Gelecek Kaygýlarý
Hasan Kanbolat, ORSAM Baþkaný
Irak Meclisi, 2003 ABD iþgalinden sonra etnik, dini ve mezhepsel çatýþmalar içinde parçalanmýþ olan Irak halkýný birleþtirebilmek için bu yasama yýlý içinde yeni bir bayrak ve milli marþ çalýþmalarýný tamamlayacaðýný açýkladý. Meclis Kültür ve Medya Komisyonu Baþkaný Ali Shlah, ðYeni bayrak ve marþ ile ilgili çalýþmalarý bu yýl tamamlayacaðýzð diyerek, bayrak ve marþ deðiþikliðinin halký bütünleþtirici bir unsur olacaðýný söyledi. Irak Meclisi, geçtiðimiz aylarda üç kiþiyi yeni bir ulusal marþ þiiri yazmakla görevlendirmiþti. Ancak, Kürt, Türkmen ve Asurilerin sözlere itirazlarý nedeniyle çalýþmalar uzamýþtý. Arapça olacak milli marþta Kürtler, Türkmenler ve Asuriler bazý dizelerin kendi dillerinde olmasýný talep ediyor. Saddam dönemindeki milli marþ ABD iþgalinden bir yýl sonra 2004 yýlýnda, deðiþtirilmiþti. 2008 yýlýnda da yatay kýrmýzý, beyaz, siyah renkteki þeritlerle ortasýnda yeþil renkte ðAllahu Ekberð yazan bayrak deðiþtirilmiþti.

Irak, milli marþ ve bayrak deðiþikliði ile etnik, dini ve mezhepsel bölünmelerin önüne geçmeye çalýþsa da son birkaç aydýr özellikle Kerkük ve Tuzhurmatuðda alýþýlagelmiþin ötesinde ciddi bir güvenlik sorunu yaþanmaktadýr. Eylül ayýnda da devam eden bombalý saldýrýlar ve suikastlar, Arap ve Kürt çatýþma düzleminin kesiþim noktasýnda Tartýþmalý Bölgeler de bulunan silahsýz ve korumasýz Türkmenlerin önümüzdeki aylarda da daha fazla saldýrýya açýk olacaðýný göstermektedir.

Irakðta Tartýþmalý Bölgeler dediðimiz bölgeler, Kürtlerin resmi adýyla ðIrak Kürdistan Bölgesiðne katmak istediði, Baðdat merkezi hükümetinin ise elinde tutmak istediði bölgelerdir. Tartýþmalý Bölgelerin hemen hemen tamamýnda da Türkmenler yoðunluklu olarak bulunur. Telafer, Tuzhurmatu, Kerkük, Musul ve civarý, Diyalað

Irakðta sadece Saddam döneminde deðil, Osmanlý Devletiðnin çekilmesinden itibaren Türkmenler Irakðta Türkiyeðnin bir uzantýsý ve beþinci kolu olarak görülmüþtür. Bundan dolayýhem Baðdatðýn hem de Arap milliyetçiliðinin çok fazla baskýsý altýnda kalmýþlardýr.Türkmenler Türk kimliklerinden dolayý birçok aydýnýný ve siyasetçisini kaybetmiþtir. Suikastlara uðramýþlardýr. Ýþkence görmüþlerdir. Ýdam edilmiþlerdir. Evleri, köyleri, mahalleleri yakýlmýþ, bombalanmýþtýr. üeþitli zulümlerle karþýlaþmýþlardýr. Saddamðýn düþüþüne kadar bu zulüm katlanarak devam etmiþtir. Bu baskýlar neticesinde Türkmenlerin Irak siyasi sahasýnda kendi kimlikleri ile varlýðý çok fazla olamamýþtýr. 2003 sonrasýnda da Türkmenler yine baský ve þiddet görmüþtür. Birçok Türkmen lidere ve aydýna bu yeni dönemde suikastlar düzenlenmiþ, kaçýrýlmýþ, öldürülmüþtür. Türkmenlere yönelik saldýrýlar devam etmiþtir. 2003 sonrasýnda Türkmenler kendilerini siyasi olarak geliþtirmiþlerdir ve önemli siyasi kazanýmlar elde etmiþlerdir. Bir halkýn tarihinde 10 veya 20 yýl çok küçük zaman aralýklarýdýr. Bu küçük zaman diliminde Türkmenler çok büyük mesafe kat etmiþlerdir. Türkiyeðnin de yardýmýyla ama kendi dinamiklerini de yavaþ yavaþ oluþturarak 10 milletvekili ile mecliste temsil edilme hakký kazanmýþlardýr. 3 bakanlýk(Tarým Bakanlýðý, Gençlik ve Spor Bakanlýðý, Vilayetlerden Sorumlu Devlet Bakanlýðý ve Ýletiþim Bakan Vekilliði) ve 1 bakanlýk seviyesinde makam (Hac ve Umre Komisyonu Baþkanlýðý) elde etmiþlerdir.28 Temmuz 2012ðde Irak Parlamentosuðnda kanun hükmünde ðTürkmen Haklarý Raporuð kabul edilmiþtir. BöyleceTürkmenler, Araplar ve Kürtlerden sonra Irakðýn üçüncü asli unsuru olmuþlardýr. 2005ðde kabul edilen Irak Anayasasý da Türkmenleri Irakðýn kurucu milletlerinden biri olarak kabul etmiþtir. Türkmenlerin Anayasal zeminde bu hakka kavuþmalarý çok önemlidir. Türkmenler Türkiyeðnin memuru görüntüsünden yavaþ yavaþ uzaklaþmaktadýrlar. Kendi ayaklarýnýn üstünde durarak haklarýný elde etmeye baþlamýþlardýr.

Türkmenlerin yaþadýðý bölgeler ðIrak Kürt Bölgesel Yönetimiðnin tamamen sahip olmak istediði fakat Baðdatðýn da vermek istemediði topraklardýr. Onun için de Türkmenler Baðdat ile Erbil arasýnda ve ayný zamanda Kürt ve Arap etnisiteleri arasýnda sýkýþmýþ bir konumdadýrlar. Kerkükðte patlamalar artarak devam ediyor. Türkmenlerin hayat güvenceleri yok. Ýþlerine gidemiyorlar. üocuklarý okula gidemiyor.Ýnsanlar fidye için kaçýrýlýyor, iþkence görüyor. Sürekli olarak bir tehdit ve tedirginlik söz konusu. Bu durum da Türkmenler arasýnda býkkýnlýk oluþturuyor. Irakðta her Hýristiyanðýn aklýnda ve kalbinde Batýðya göçmek vardýr. Bu olaylarýn da oluþturduðu tedhiþ ortamýnda da Irakðtaki Türkmenlerin aklýnda ve kalbinde Türkiyeðye göçmek daha fazla yer edinmeye baþlamýþtýr. üünkü, Arap ile Kürtðün en çok kavga ettiði ve sürekli çatýþmalarýn yaþandýðý yerlerde Türkmenler hayatlarýný sürdürmek zorundalar.

Erbil üç vilayetten oluþan mevcut sýnýrlarýnda baðýmsýzlýðýný istemiyor. Tartýþmalý Bölgeleri de dahil ederek tam baðýmsýzlýðý arzu ediyor. Bu da Baðdatðýn asla müsaade etmeyeceði ve doðrudan bir askeri çatýþmanýn olabileceði bir durumdur. Fakat, bu konjonktürde ABDðnin Erbil ile Baðdat arasýnda sýcak bir çatýþmaya izin vermesi mümkün deðildir. Onun için kimin yaptýðý herkes tarafýndan bilinen ama bilinmiyormuþ gibi davranýlan bombalý saldýrýlar veya suikastlarla bu süreç bir süre daha devam edecek gibi görünüyor.