Dakikada 400 mermi

[maturidi]

Dakikada 400 mermi ve dokunulmazlık...............Hasan Demir

Aşağıdaki hadise yaklaşık 2,5 ay önce olduğ

İzmir''in Alsancak semtinde 3.5 kilo esrar, 490 ecstasy hap ve dakikada 400 mermi atan bir Kalaşinkof tüfek, tüfeğe ait 31 mermi ile dolaşırken dikkat çeken Ferdi Daşçı isimli şahsa, devletin güvenlik güçleri "Dur!" ihtarında bulunuyor.

şüpheli durmuyor, kaçıyor.

Kovalamaca sonucu saklandığı bir apartman boşluğunda yakalanıyor. Daşçı''nın ayrıca 31 ayrı suçtan sabıkalı olduğu ortaya çıkıyor.

Ve bu kişi Cumhuriyet Savcısı Ahmet Güven tarafından CMK''nın100''üncü maddesine dayanılarak, "Delil olacak nitelikte suç unsurları oluşmadığı, uyuşturucu imal ve ticareti yaptığının tespit edilememesi, delilleri karartma ihtimalinin bulunmaması" gerekçeleriyle serbest bırakılıyor..

İnsanın inanası gelmiyor öyle değil mi!

Ama bu olay oldu.

Peki, istisna mıydı?

"Bilgim" yok amma "zannım" bu tür serbest bırakmaların "istisna" olduğu yönünde değil.

üünkü gazete sütunları ve televizyonlar kapkaç, cinayet, tecavüz, hırsızlık ve organize suç haberleri ile dolu ve her yakalanın onlarca sabıkası olduğu, bazılarının sabıka sayısının yüzleri geçtiği yönündeğ

Tuhaf bir haber de İstanbul''dan geldiğ

Türkiye''nin ilk hayali ihracat sanıklarından Turan üevik ve oğlu Ahmet Hilmi üevik, çete kurarak adam öldürme ve yaralama suçlarından tutuklanıyor.

6 Ocak 2006 tarihli Milliyet''in haberine göre, Beyoğlu Savcısı Faysal Akpolat, tam üç kez Mahkeme''den üevik''in tahliyesini istiyor.

Halbuki genelde savcılar sanığı suçlar ve ceza talebinde bulunur, hakimler de beraat ettirir. Fakat bu olayda mahkeme, savcının üevik için istediği üç tahliye talebini de reddediyor.

Sen misin reddeden, savcı da çete kurarak adam öldürme ve yaralama suçlarından tutuklu Turan üevik ve oğlunu, CMK''nın103''üncü maddesinin kendisine verdiği yetkiye dayanarak, tahliye ediyor..

İddiaya göre Savcı Canpolat''ın oğlu ile Turan üevik''in oğlu ortak şirket kurmuş, tahliye kararının alınmasında da bu ortaklığın etkisi olmuşğ

Neyse, hadise yargıdağ

şimdi siz böyle şeyler her ülkede olur, normaldir dilebilir misiniz?

Tamam, belki de haklısınız.

Ama işte sokakların hali meydanda.

Büyükşehirlerde öyle semtler var ki, hırsızın girmediği işyeri kalmamış, adamlar ikinci, üçüncü tura başlamış. Gümrük kapılarında olup bitenleri de ibretle izliyorsunuzdur. şimdi siz bu rüşvetçi gümrük rakamlarına bakarak o "rekor" denilen ihracat artışının doğruluğundan ne kadar emin olabilirsiniz?

Daha da beteri Ankara''da yaşananlarğ

İşte bir örnekğ

Durup dururken Global Menkul Değerler, üzelleştirme Yüksek Kurulu''na başvurarak Tüpraş''ın yüzde 14.76''sına denk gelen 36 bin 698 adet hissesini satmak istiyorum diye başvuruda bulunuyor. Başvuru hemen kabul ediliyor, bir sürü bürokratik işlem ışık hızıyla gerçekleştirilip, hisseler 15.40 YTL''den Global aracılığıyla Yahudi Sami Ofer''e satılıyor.

Ofer''in cebe indirdiği 15.40''tan alınan 36 bin 698 adet hissenin borsa değeri ise gerçekte 25-26 YTL aralığında.

Yani Tüpraş''ın bir kalemde uğratıldığı zarar yanlış hesaplamıyorsam yaklaşık 400 milyon dolar.. Petrol İş Sendikası, "Bu ne iştir?" diyor ve el altından satış işlemlerini yürüten üzelleştirme İdaresi Başkan Yardımcısı Osman Demirci ve Sermaye Piyasaları Daire Başkanı şükrü Doğan''ı mahkemeye veriyor.

Veriyor amma bu iki isim hakkında soruşturma başlatabilmek için Maliye Bakanı Kemal Unakıtan''ın izin vermesi gerekiyor. "İktidara geldiğimizde dokunulmazlıkları kaldıracağımıza söz veriyoruz" diyen Erdoğan ve ekibi hem bu sözlerini tutmuyorlar hem de, gece yarısı operasyonları ile milletin malını değerinin yarı fiyatına sattıkları ortaya çıkan bürokratlarına dokundurtmuyor, mesela Bakan Unakıtan bu iki bürokrat için soruşturma izni vermiyor..

Acaba niye?..

Neyse ki Sendika işin peşini bırakmıyor, Danıştay 1.Dairesi, Unakıtan''ın soruşturma izni verilmemesi kararını kaldırıyor..

Daha neleeer, nelerğ

Bir müddet önce de, bir eski milletvekili eroinle yakalanan oğlu ve arkadaşlarını karakol basarak polisin elinden almıştı. Bu eski milletvekilini bulunduğu ilin Barosu haklı görmüş, bir aşiret reisi de, "Biz onun arkasındayız!" diye adeta devlete meydan okumuştu.

Bütün bunlar ve benzerlerine ilavetenğ

Yargı, PKK ve onun belediyeler ve sivil toplum kuruluşlarındaki uzantılarının teröristlere kalkan oluşuna ses çıkartamıyor.

Yargı, Bölücülerin TBMM ve İngiliz Büyükelçiliği''ne,"Biz Türkiye''de ayrılmak istiyoruz" diye dilekçe vermelerini görmezlikten gelmeye zorlanıyorğ

Avrupa''da, "Ermeni''lere soykırım uygulanmamıştır, bunu belgeleri ispata hazırım" diyenler mahkemeye verilirken Türk Yargısı,"Türkler bir milyon Ermeni''yi kesmiş, 30 bin Kürdü öldürmüş" diyenlere ses çıkartılamıyor..

"Mülk" Allah(c.c.)''ındır. Mülkün temeli de, Hz. ümer(r.a)''in veciz ifadeleri ile "adalet"tir. Bu iki hakikatin farkına varmış olan Kanuni Sultan Süleyman, "Kılıcın yapamadığını adalet yapar!" demiştir.

Evet, adalet diriltir.

Adaletsizlik ise çürütür, çökertirğ

Siz, olup bitenleri gördükçe, Türk''ün mülkünde adaletin dakikada 400 kurşun yediği hissine kapılıp, mülkün istikbali hakkında endişeye kapılmıyor musunuz?

Doğrusu ben sizler kadar rahat olamıyorumğ