http://www.fethullahgulen.net.ms/
'FETHULLAHüILIK ÝHANET þEBEKESÝ'MÝ?? temizeller
iþte gülen gerçeði!!!
Kanaltürk televizyonunda, Merdan Yanardað'ýn sunduðu ''Yolsuzluk ve
Yoksulluk'' adlý programa katýlan Nurettin Veren , ''Cumhuriyet
Savcýlarýnýn anlatacaklarýmý ihbar kabul etmesini istiyorum. Bu
davanýn tanýðý da sanýðý da olmaya hazýrým'' dedi.
Fethullah Gülen'in 25 yýl boyunca baþyaverliði ve kuryeliðini yaptýðýný belirten Nurettin Veren, ''gizli bir örgüt'' olarak nitelendirdiði
''Fethullahçýlar'' ýn içyüzünü anlattý. Veren, ''Biz 12 kiþi hayýr
için yola çýktýk ancak örgütlenmenin devleti içten ele geçirme planý
olduðunu anlayýnca aforoz edildim. Gülen beni öldürtmek istedi'' dedi.
Nurettin Veren devam ediyor;
''Biz 1970 yýlýnda 12 insan yoksul öðrencilerin okutulmasý ve hayýr
iþleri için yemin ederek yola çýktýk. Yýllar boyunca bu dava uðruna
hasýr üzerinde oturdum. Küçük hayýrlarla büyük finanslar elde ettik.
Kaydý olmayan yardýmlar Fethullah'a teslim edildi. Büyük ekonomik güce
ulaþýnca 1993'te harekete geçildi. Bir cami nasýl milletin parasýyla
yapýldýysa Zaman gazetesi ve Samanyolu televizyonu da aynen öyle
yapýldý. Ancak Zaman gazetesi 20 yýl boyunca banka reklamý almadý.
üünkü Fethullah banka reklamý gibi, kola içmeyi, kot giymeyi de haram
kýlmýþtý. Sonradan Asya Finans'ý kurdum. Gazetesine banka reklamý
almayan Gülen daha sonra Bank Asya'yý kurdurdu. Gülen Müslümanlara
takýyye yapýyor.''
Nurettin Veren, Fethullahçý örgütlenmenin 7.5 milyar dolarlýk ekonomik
güce ulaþtýðýný, Türkiye'de dershaneye giden 4 çocuktan üçünün
tarikatýn eline düþtüðüne dikkat çekti. Veren, ailelere,
''üocuklarýnýzý terörden kurtarmak isterken Fethullah örgütüne teslim
ediyorsunuz. Uyanýn, gerçeði görün'' diye uyarýda bulundu.
Gülen'in bütün þirketlerinin adýný kendisinin koyduðunu belirten
Veren, ''Ama bunun belgesini bulamazsýnýz. üünkü hiçbir illegal
örgütün belgesi olmaz'' dedi.
Türbaný biz baþlattýk
Nurettin Veren, Türkiye'de önemli bir sorun haline gelen türbanýn
Fethullah Gülen'in talimatýyla bir furyaya dönüþtürüldüðünü ifade
ederken þöyle konuþtu: ''Gülen'in talimatýyla birçok arkadaþýmýz 50
yaþýna kadar evlenmedi. 1970'lerde ve 1980'lerde Türkiye'de türban
diye bir sorun yoktu. Bunu topluma biz enjekte ettik. Gülen, evli
müritlerin eþlerini burunlarýndan topuklarýna kadar kapatmalarýný
istedi. 'Siz baþlatýn gerisi gelir' dedi. Kadýnlarýmýz da siyah
gözlükler ve eldivenler taktý. Ben de eþimi öyle giydirdim. Toplum
kamplara bölündü. Sonra da bu örgütlenme fark edilince cemaate, 'Baþý
açýk kadýnlarla evlenin' dedi. Bu yüzden cemaat içindeki baþý kapalý
kadýnlar dul kaldý!''
Gülen'in kendisini insanüstü, ileriyi gören, her þeyi önceden bilen
bir canlý olarak tanýttýðýný belirten Veren, ''Kendisi 1941 doðumlu
olmasýna karþýn Atatürk öldükten sonra, 1938'de doðduðunu söyler ve
kurtarýcý olduðunu ima etmeye çalýþýrdý. Ancak tasavvuf ve gönül
adamý, bir Mevlana ve Yunus Emre gibi takdim edilen bir insanýn bugün
Irak'ta 400 bin Müslümanýn ölümüne yol açan Amerika'da ne iþi var? Siz
hiç 137 dönümlük arazide 8 villa içinde 100 hizmetkarla yaþayan bir
Yunus Emre gördünüz mü'' diye sordu.
Beni öldürtmek istedi
Gülen'in gerçek amacýnýn kilit noktalarda kadrolaþarak devleti ele
geçirmek olduðunu belirten Veren, bu planý anladýktan sonra ikazlarda
bulunduðunu, bu yüzden aforoz edildiðini anlattý. Veren þöyle konuþtu:
''1995'te fikren ve kalben koptuk. Hayýr için yola çýkmýþtýk ama örgüt
çatýsý içinde kullanýldýk. Gördük ki çatal býçak için kurulan bir
fabrika, silah fabrikasýna dönüþüyor. Devleti içten ele geçirecek bir
plan olduðunu sonradan anladýk. Tepki koyduk, ikaz edilince dýþ
görevlere gönderildik. ABD'de 30 gün birlikte kaldýk. 50 kiþinin
önünde beni öldürtmeye kalktý. Bu hücum ve cinnet karþýsýnda canýmý
zor kurtardým. Gülen, 'FBI ve CIA'yý arayýn, bu adamý öldürtün' dedi.
Sonra Türk devletinin görevlendirdiði polise 'Silahýný çek vur bunu'
diye baðýrdý. Ýnsanlar itaat etmeyince þömine demiriyle üzerime hücum
etti. Sonra New York'ta gece yarýsý sokaða atýldým.''
Gülen'in gerçek amacýnýn dünyayý yönetmek olduðunu ve ''hastalýk
yalanýyla ABD'ye kaçtýðýný'' belirten Veren, sözlerini aðlayarak ve
Atatürk'e övgüler dizerek þöyle tamamladý: ''Gülen, Türkiye'deki
örgütlenmesinin 2000 yýlýnda kendini amorti ettiðini söyledi.
Yetiþtirdiði vali, emniyet müdürü, kaymakam ve komutanlar var.
Cumhuriyet gazetesi, 'Tehlikenin farkýnda mýsýnýz?' diyor. Evet bu
örgütlenme bir iþgaldir, ihanet þebekesidir. Yargýtay'a yönelik
saldýrýda birçok insan bir kare fotoðrafta göründü diye zanlý oldu.
Elimde yüzlerce fotoðraf ve belge var. Savcýlarý göreve çaðýrýyorum.
Kimse bir þey yapmýyorsa demek ki Fethullah'ýn dokunulmazlýðý var.''