Türkiye'yi kim yönetiyor?


üzcan YENÝüERÝ
yeniceriozcan@yahoo.com
Yazý Tarihi: 27/03/2008



üst kültür alt kültürün; zengin yoksulun; kentli kýrsalýn her zaman önündedir. Kültürlü, zengin ve kentlilerin örgütlenme yetenekleri de üstündür. ürgütlü azýnlýklar bir biçimde örgütsüz çoðunluklarý yönetirler. Sosyolojik kural budur.

Ancak Türkiye yönünden iþi daha da vahim kýlan üst kültür, zengin ve kentli elitin milli duyarlýlýktan, Türk milletinin kültür ve deðerlerinden tamamen kopuk olmasýdýr. Bunun üzerine geniþ kitlelerin örgütsüzlüðü ve kaderciliði de eklenince durum Türkiye’de daha vahim bir hal almaktadýr.

Bugün mevcut iktidar, bir avuç; Türkiye'yle -Türk milletiyle, Türk kültürüyle, Türk Tarihiyle ve Ýslamiyet'le- iliþkisini kesmiþ olan entelektüel klan mensubunun programýný uygulamaktadýr. Büyük sermayenin, etkin medyanýn ve güçlü dýþ destek sahibi entelektüel aþiretin iktidar üzerindeki etkisi halkýn etkisinden çok fazladýr. Bu nedenle iktidar, halktan daha çok bir avuç televizyon programcýsýna, AB komiserine ve basýn mensubuna hesap vermek gereðini duyuyor.

"Soykýrým" savunucusu, 301. Madde düþmaný, milli devlet karþýtý, azýnlýk imtiyazý peþinde koþan ve özünde Türklüðün ve Ýslamiyet'in ün Asya'daki varlýðý ve egemenliðinden rahatsýz olan bu bir avuç klan mensubu, Türkiye'nin siyasetinde halktan daha fazla yer tutuyor.

üoðunluðu temsil eden iktidar da bu klanla iþbirliði içinde daha doðrusu onlarýn arzularý istikametinde siyaset üretmeye çalýþýyor.

Evrensel deðerler, hümanite, insan haklarý, ifade özgürlüðü ve demokrasi gibi kavramlar, bu malum klanýn tekelinde devlet ve millet düþmanlýðýnýn aracý olarak kullanýlmaktadýr. Bu düþünsel klan, neredeyse tüp bebek tipi yöntemleri kullanarak suni azýnlýk üretmekte, bunu ileri sürerek Türkiye'yi param parça, birbiriyle ilgisi olmayan firatri, aþiret ve cemaatten ibaret ilkel bir halk olarak göstermeye çalýþmaktadýr.

Devlet ile demokrasiyi; güvenlik ile özgürlüðü; din ile devleti; hukuk ile demokrasiyi bir birine karþýt gören bu zihniyettir. Bu adamlarýn daðarcýklarýnda birlik, beraberlik, bütünlük, sentez gibi kavramlarýn yeri yoktur.

Ýktidarý büyük ölçüde etkileyenler, bu bir avuç örgütlü ve etkin klan mensuplarýdýr. Türkiye'de iktidarda kalabilmek büyük ölçüde bu azýnlýk klanýnýn tatmin edilmesiyle yakýndan iliþkilidir. Onlarýn mahkemedeki davalarý için AB'den komiserler gelmekte, arzuladýklarý gibi hareket edebilmeleri için de TBMM'den yasalar çýkarýlmaktadýr.

üiftçisine "ananý da al git" diyenler, liberal klanlarýn "biz kurþun asker deðiliz" diyerek rest çekmesi karþýsýnda suspus olmaktadýr. Sayýlarý ancak binler mertebesinde olanlarýn sorunlarýnýn, miktarý milyonlarý aþanlarýn sorunlarý karþýsýnda daha öncelikli bir konuma gelmesinin nedeni de budur. üünkü onlar iktidarlarý sarsacak kadar güçlüdürler. Bu güçleri sayesinde ülkenin gündemini de bu lobiler, localar ve onlarýn dýþarýdaki uzantýlarý tayin etmektedir.

Benim iþçim, köylüm, esnafým, garibim ve gurabam söylemleri yalnýzca seçim zamanlarýyla sýnýrlý kalýyor. Ayrýca onlar, bir torba kömür ve bir paket gýdayla ikna da edilebiliyorlar.

Türkiye'yi iþte bu, halktan destek alarak yönettiðini sananlarý etki altýna alanlar yönetiyor!