Sessiz Sedasýz Bir Cihaner Vakasý Daha




Fethullah Gülen'in beraatine itiraz eden Savcý'nýn baþýna gelmeyen kalmadý. Gazeteci Hüseyin üzalp'in "Son Kale Kuþatýlan Yargý" adlý kitabýnda yargýda yaþanan ve kamuoyuna yansýmayan çarpýcý olaylar anlatýlýyor.

Erzincan Cumhuriyet Baþsavcýsý Ýlhan Cihaner’in baþýna gelenler, artýk geniþ kesimler tarafýndan biliniyor. Erzincan’da Gülen ve diðer cemaatler hakkýnda soruþturma baþlatan Cihaner, Ergenekon davasýyla baðlantýlandýrýlýp usulsüz bir süreç sonunda uzun süre hapiste tutulmuþ, hakkýnda geniþ bir karalama kampanyasý yürütülmüþtü.

Ancak Cihaner’in açtýðý soruþturma, Gülen hakkýndaki ilk önemli dava deðildi. Daha önce eski Devlet Güvenlik Mahkemesi savcýsý Nuh Mete Yüksel, Gülen hakkýnda dava açmýþtý.

Yüksel iddianamesinde Fethullah Gülen’i “laik devlet yapýsýný deðiþtirerek yerine dini kurallara dayalý bir devlet kurmak amacýyla yasadýþý örgüt kurup bu amaç doðrultusunda faaliyetlerde bulunmak”la suçladý. Gülen’in 10 yýla kadar hapsini istiyordu.

Davanýn ardýndan Nuh Mete Yüksel’in özel hayatýna dair bir kaset ortaya çýktý. Yüksel HSYK tarafýndan DGM savcýlýðýndan alýndý, dolayýsýyla Gülen davasýndan çekildi.

Bundan sonrasýný, gazeteci Hüseyin üzalp ayrýntýlý bir þekilde kaleme aldý. Uzun yýllar TGRT, NTV kanallarýnda ve Sabah gazetesinde çalýþan üzalp, 94’ten bu yana Refah Partisi, Fazilet Partisi, Saadet Partisi ve AKP’nin faaliyetlerini izliyor. üzalp’in, yargýya dönük baskýlarý anlattýðý “Son Kale Kuþatýlan Yargý” isimli ilk kitabý piyasaya çýktý.

Yüksel’in çekildiði dava, 2003 yýlýnda savcý Salim Demirci’ye verildi. Gülen’in yargýlandýðý dava da “Rahþan affý” kapsamýna girmiþti. Kesin hükme baðlanmasý ertelenmiþti. Ancak Gülen’in avukatlarý, Terörle Mücadele Kanunu’ndaki deðiþiklik üzerine yeniden yargýlanma talebinde bulundular ve beraat talep ettiler.

Bunun üzerine Gülen davasý yeniden görülmeye baþlandý. 2006 yýlýnýn baþlarýnda artýk davanýn sonuna gelinmiþti. Avukatlar, mahkemeye Emniyet Genel Müdürlüðü’nün hazýrladýðý ve Gülen’i aklayan bir rapor sundular. Bu Emniyet raporunda cemaatin TMK kapsamýnda bir örgüt olmadýðý, düzeni deðiþtirme amacý gütmediði savunuluyordu. Avukatlar, Emniyet’in bu raporunu “Bilgi Edinme Yasasý” vasýtasýyla elde ettiklerini söylediler.

Davaya yeniden bakan Ankara 11. Aðýr Ceza Mahkemesi, 5 Mayýs 2006’da Gülen hakkýnda oybirliðiyle beraat kararý aldý. Mahkeme Baþkaný Orhan Karadeniz, karardan önce savcýya görüþünü sordu. Savcý Salim Demirci, “beraat talebinin reddini” talep ediyordu. Demirci, Haziran ayýnda kararý temyiz etti. Demirci, temyiz dilekçesinde Gülen’in savunmasý alýnmadan hüküm kurulmasýnýn usul ve yasalara aykýrý olduðunu söylüyor, Emniyet’in son raporunun ise daha önce sunulan bilgilerle çeliþkili olduðunu vurguluyordu.

VE SES KAYDI üIKIYOR
Dava süreci devam etti. 2008 Mart ayýnda Gülen davasý, Yargýtay’da son aþamaya geldi. 7 Mart 2008 günü, Demirci’nin bir ses kaydý yayýnlanýyor. Kayýtta Demirci, Diyarbakýr’daki uygulamalar nedeniyle Baþbakan Erdoðan ve Efkan Ala’yý küfürlü sözlerle eleþtiriyor. Ortam dinlemesiyle alýndýðý açýklanan ses kaydýnýn tarihi ise çok manidar: 2006 yýlýnýn Nisan ve Mayýs aylarý. Yani Fethullah Gülen davasýnýn yerel mahkemede karar süreci. Yani, birileri savcý Salim Demirci’nin Gülen’in beraatine itiraz edeceðini anlar anlamaz ortam dinlemesiyle Demirci’yi takibe alýyor. Küfürlü konuþmayý buluyor. Ýki sene bekliyor, ve tam da Yargýtay karar vereceði sýrada piyasaya sürüyor.

Zira, kayýtla ayný gün, Yargýtay 9. Ceza Dairesi’nin, Gülen’in beraat kararýný onadýðý haberi, Anadolu Ajansý’na düþüyor.

ADALET BAKANLIðI'NDAN HUKUKSUZLUK
Demirci’nin ses kaydý, yasal yollardan elde edilmediði için hukuki bir deðer taþýmýyor. Buna raðmen Adalet Bakanlýðý, bu illegal ses kaydýna dayanarak savcý Demirci hakkýnda soruþturma baþlattý.

Soruþturma sonucunda Demirci hakkýnda iddianame hazýrlandý. Bu iddianame, Osman Kaçmaz’ýn baþkaný olduðu Sincan 1. Aðýr Ceza Mahkemesi’ne geldi.

Osman Kaçmaz, Baþbakan Erdoðan’ýn ölen askerlere “kelle” ve Abdullah ücalan’a “sayýn” demesi sebebiyle yargýlanmasýna karar vermiþti. Kaçmaz, Cumhurbaþkaný Abdullah Gül’ün de kayýp trilyon davasýndan yargýlanmasý gerektiði kararý vermiþ, Gül için “þüpheli” sýfatý kullanmýþtý. Bu iki kararýn ardýndan Kaçmaz hakkýnda yandaþ basýnda bir karalama kampanyasý baþlatýldý, Bakanlýk hakkýnda inceleme baþlattý, ve Ergenekon soruþturmasýna dahil edildi.

SALÝM DEMÝRCÝ'YE DAVA
Elbette savcý Salim Demirci’ye karþý atýlan adýmlar, hakkýnda piyasaya sürülen ses kaydýyla sýnýrlý kalmadý. Demirci hakkýnda “Zincirleme þekilde görevi ihmal, kül halinde görevi kötüye kullanmak” iddialarýyla suçlamalar yapýldý ve teftiþ baþlatýldý. Demirci, 2004 ile 2007 yýllarý arasýnda toplam 64 dosyayý 3 aydan 4 yýla kadar, bir kýsmýný ise zamanaþýmý süreleri dolana kadar sürüncemede býrakmakla suçlandý. Demirci hakkýndaki ihmal suçlamalarýndan biri de bir uyuþturucu davasý içindi.

Sincan 1. Aðýr Ceza Mahkemesi, Salim Demirci hakkýnda “soruþturma açýlmasý için yeterli delil bulunduðu” kararýna vardý. Demirci, Yargýtay’da yargýlanacak.

Mahkemenin kararýna baþkan Osman Kaçmaz katýlmayarak þerh düþtü. Kaçmaz, Demirci’ye atfedilen hakaret eylemlerinin tek “delilinin” yasadýþý bir delil, bir ses kaydý olduðunu belirtti. Kaçmaz, görevi kötüye kullanma ve ihmal konusunda yasada “kiþinin maðduriyeti veya kamu zararýna neden olan ya da kiþilere haksýz bir kazanç saðlayan kamu görevlilerinin cezalandýrýlacaðýný” hatýrlatarak, Demirci’nin durumunda bunlarýn söz konusu olmadýðýný belirtti.

þimdi Gülen’i soruþturan bir savcý daha, hakkýnda açýlan davayý bekliyor. Eski örnekler, Demirci’nin kýsa süre sonra yandaþ basýn tarafýndan topa tutulmaya baþlanacaðýný gösteriyor.


AüIK ÝSTÝHBARAT / 30 Eylül 2010