Köprüleri atmazsak...Nejdet Sevinç

Daha birkaç yýl öncesine kadar, þeref ve haysiyetimizle birlikte milli mukaddesatýmýzý da temsil ettiði için Allah''ýn herhangi bir þaþkýn kulu Atatürk''ün hatýrasýna saygýsýzlýk ettiði takdirde parmaklar derhal silahýn kabzasýný kavrar, çatýlmýþ kaþlarýn altýndaki gözler de makineli tüfek yuvalarý gibi korkunç ve kararlý olurdu! üyle ki, gözünden bir kaza çýkacak diye bakmaya korkardýnýz adama.
þimdi gözler koyun gözü!
AB ve ABD gibi iki düþman karargahýnýn yýllardan beri yürütegeldiði psikolojik savaþ, milli duygularý öylesine törpüledi ki, Atatürk''e ve Türklüðe yapýlan hakaretler karþýsýnda hiç olmazsa gözleriyle ateþ etmesi gerekenler ya umursamaz bir tavýr takýnýyor, yada bakýþlarýný tavanda sabit bir noktaya yapýþtýrýp, yüzleri utançtan kýpkýrmýzý öylece kalýyorlar!
Aradan üç gün geçtiði halde; "Atatürk fotoðraflarýnýn devlet dairelerinden indirilmesini" teklif etmekle kalmayýp, "Kemalizmle mücadele edilmesini" ve "terör örgütüyle masaya oturulmasýný" isteyebilecek kadar küstahlaþan ve "aksi halde - bu kafayla- AB''ye giremeyeceðimize" iliþkin tehditler savuran þu edepsiz ingilize resmen cevap verilmemiþtir!
Ýktidarýn Atatürk''le ve edepsiz ingilizin "Kemalizm" dediði Türk Milliyetçiliðiyle harp halinde olduðu bilindiðine göre; bundan sonra da herhangi bir resmi cevap verilmeyecektir!
Bu edepsiz ingiliz, Türkiye - AB Karma Parlamento Komisyonu Esbaþkan Yardýmcýsý olduðu için, milliyetçilik ve Atatürk konusunda iktidarla ayný kanaatý paylaþmayanlar da hakaretleri duymazdan gelmeyi tercih etmiþlerdir. üünkü ya kafadan AB''ye baðlanmýþlardýr, ya göbekten!
Bereket versin ki, Onur üymen bu saygýsýz herife haddini bildiriverdi. Diline saðlýk. Fakat sayýn üymen''in þu ifadesine katýlamýyoruz:
"-Türkiye AB''ye Atatürk ilke ve devrimlerini feda ederek deðil, onlara sahip çýkarak giricektir"
Feda edilmedik ilke mi kaldý sayýn üymen? Dil birliði mi kaldý? ülkü - kültür birliði mi kaldý? Millet birliði mi kaldý?
Atatürk zamanýnda Anayasa ile de tesbit edilen iç siyasetin temel hedefi "Türk vatandaþlarýnýn ayný dille konuþmasý, ayný kültürle yetiþmesi ve ayný ülkü için yaþamasý" deðil miydi?
Ýktidar kürtçe konuþmayý teþvik ettiðine, hatta kürtçe kurslarý açtýðýna göre; þimdi ayný ülkü için yaþadýðýmýzý, ayný dille konuþtuðumuzu söyleyebilir misiniz?
Atatürk''ün bütün ilkeleriyle birlikte ve Türk milli varlýðý için hayati projesi olan "Milletleþme Projesi"ne ihanet edenlerin AB''den aldýklarý güç, telkin ve hatta zorlama ile saldýrýya geçtiklerinin nasýl farkýnda olamazsýnýz siz?
üyle ise hala nasýl AB''ye girmekten bahsedebilirsiniz? Biliyorsunuz ki, idare -i maslahatçýlar esaslý devrim yapamazlar!
þimdi devrim, Türkiye''nin AB ile olan bütün köprüleri berhava etmesi demektir aksi halde deðil milli devlet, bir devlet olarak bile mevcudiyetini muhafaza edemeyecektir.