KURTLAR VADÝSÝ GERüEÐÝ

BüYüK ÝSRAÝL DEVLETÝ'NÝN ÝüÝMÝZDEKÝ ORGANÝZATüRLERÝ!..

Mason Localarý ülkemizde gizli bir güce sahip midirler? Bunlarýn üyeleri neye hizmet ederler bilinmez. Geçmiþte olduðu gibi dokunulmazlýklarý var mýdýr? Açýk faaliyette bulunmayan bu localar ülkemiz ve milletimizin hayrýna hangi kararlarý alýrlar?

Bunlarýn üyesi olan politikacý ve bürokratlar kimlerdir?
Gizlice toplanan birkaç subaydan ibaret olan Ýttihat ve Terakki Komitesi, Ýstanbul ve Selanik'te neredeyse tüm genç subaylarý içine alan ve inanýlmaz rakamlara ulaþan bir güç olmuþtu. Komitenin patronu Enver'in dalkavuðu entrikacý Cemal'di.

Ýkinci ve üçüncü patronlarsa Arnavut Niyazi ve Makedonyalý Talatðtý. Mustafa Kemal bu adamlarý daha önceden çok iyi tanýyordu, ancak Trakya Selanik, Makedonya ve hatta Ýstanbulðda ne kadar tehlikeli ve gizli bir güce sahip olduklarýný öðrendiðinde duyduklarýna isyan etti. Ýttihat ve Terakki Türk organizasyonu deðildi.

Para kaynaklarý, yüksek karar alma mekanizmalarýna nüfuz etmiþ Balkan karakterlerinin elindeydi ve çok sayýda Ýtalyan üyeye sahipti. Bu üyeler Ýtalyan Mason Locasýna baðlý olduklarýndan dolayý dokunulmazlýk sahibiydiler. Komitenin gizli belgeleri kapitülasyonlarca korunan Ýtalyanlarýn ev ve localarýnda saklanýyordu.

Enver, gücü ellerinde tutarken gerçek patronlar Osmanlý Ýmparatorluðu'ndaki yabancý yatýrýmlarýyla uluslar arasý finansörler; Paris, Viyana, St.Petersburg ve Londra arasýnda güçlü tröst ve kartelleriyle büyük paralar döndüren adamlardý. Bu yabancý akbabalar ve onlarýn kirli parasý için Ýttihat ve Terakki devrim yapmaya hazýrlanýyordu.

Ýstanbulðdaki bir çok Musevi ve Ermeni'de Ýttihat ve Terakki hareketini
destekliyordu. üünkü onlara yeni rejimin kendileriyle iyi geçinecekleri ve haklarýnýn korunacaðý söyleniyordu.

Vedata Locasý
Bütün bu geliþmeleri kendisine anlatan Fethi beye Mustafa Kemal 'Bu saçmalýklara sen inanýyor musun?' diye sordu. Fethi bey; 'Hayýr ama onlarýn paralarý herkesinkinden daha Tatlý. Devrimden sonrað.'diyerek sözünü bitiren Fethi bey imalý þekilde elini bir tabanca gibi yaparak parmaðýný beynine dayadý.

Komite, Mustafa Kemal'in kendilerine karþý hareket etmemesi ve kendileriyle birlikte olma kararý aldýklarýný ve bunu bildirmesi için de Fethi beyi görevlendirmiþlerdi. 'Bu kimliksizlere, hýrsýzlara, katillere mi katýlacaðýmð' diye öfke ve þiddetle Karþý çýkan Mustafa Kemal'e Fethi bey; 'Siyasetin ilk kuralý basitçe var olmaya devam etmektirð' diye cevap verdi. Uzun tartýþmalar sonunda Mustafa Kemal bu teklifi kabul etti.

üok kýsa bir zaman geçmesine raðmen, Enver ve dostlarý Mustafa Kemal'i komiteye seçmekle yanlýþ yaptýklarýný anladýklarýnda, o Türk kanunlarýndan mauf tutulan Mason örgütlerinden biri olan Vedata Locasý'nýn biraderi olmuþtu bile. 'Siyasetin ilk kuralý basitçe var olmaya devam etmektir dedi. Kendi kendine.

Vedata Locasý'nýn odalarýnda, 'Savaþlar ve pek çok devrim büyük ideallerin gerçekleþmesi için deðildir, ancak ve ancak para, ticaret ve çýkar çevreleri için yapýlr.' deniliyordu. Bu konuþulanlarý midesi bulanarak dinlerken; 'Benim savaþým bu deðil.. Benim devrimim de bu deðil.. Ben bir Türküm, ülkemin ve insanlarýmýn bu çakallarca yaðmalanmasýna ve tecavüze uðratýlmasýna izin vermeyeceðim,diyordu.

Mustafa Kemal onurlu bir Türktü ve sözünü tuttu.
Baþarýyla tamamladýðý devrimini Türk Gençliðine emanet etti..

Yýl 1983

ülke : Türkiye
Mason Locasý toplantýsýð
Yüce Musa adýna, Tevrat adýna, Talmut adýna, ulusumuz adýna... Toplantýyý açtýklarýnda gündemlerinde çok önemli on konu vardý. Ancak gündemin ilk maddesi 'Ermenistan, Türkiye, Asala konusuydu ve bu hepsinden çok daha önemliydi.

Mason localarýnýn en üst düzeydeki üstadý dünya toplantýsýnýn açýlýþ konuþmasýnda etkili bir þekilde ve konuþmasý esnasýnda gözünü kýrpmadan, salondaki tüm üyelerin gözlerini tarayarak, kelimelerin üstüne basa basa konuþtu. Hemen ilk maddeye geçti.

Bu konuda konuþacak olan ilk sözcüye 'buyurun söz sizin' dedi.Konuþmacý; Teþekkür ederim yüce efendimiz... "Milletlerin bütün soylarý senin önünde secde edecek. Bütün milletler sana kulluk edecek. Her çeþit mal ve bereket dolu evler, budanmýþ aðaçlar, kendin hiçbir zaman dikmediðin baðlar. Bunlarý sana veriyorum. Yiyecek ve doyacaksýn." Diyerek sözlerine "Talmut'dan etkileyici sözlerle baþladý.

Konu baþlýðý Ermenistan, Türkiye ve Asala.
Ýlgili ülke Türkiye.. dedikten sonra ; Daha öncesine gidelim. Osmanlý Ýmparatorluðuna. Konuyu 1000 sene öncesinden almak istiyorum. üünkü bu konu çok önemli. Benimle birlikte bu konu üzerinde 618 kiþi çalýþýyor. Binlerce kaynak, haber, muhbir, ajan kullanýyoruz. En doðru bilgileri bulmak zorundayýz. Biliyorsunuz ki, menfaatlerimizin devamlýlýðý, doðru bilgi, doðru kurgu, doðru yöntem, mükemmel karar ve kusursuz uygulamayla mümkündür. Bizler asla hata yapamayýz.

Osmanlý Ýmparatorluðu'nun kuruluþunu, Orta Asya'dan gelip Bizans'ý ortadan kaldýrmalarýný yakýndan takip ettik. Atalarýmýz bu tarihi geliþmelere hiçbir müdahalede bulunmadýklarý gibi aksine Osmanlý'yý desteklediler. Netice itibariyle, göçebe bir kavmi, ileride istenilen þekilde kullanabilme imkanýmýz, Bizanslýlarý kullanmaktan çok daha kolay gibi görünüyordu. Nitekim de öyle oldu. Her zamanki gibi ýrkýmýz doðru ve yerinde karar vermiþti.

Alpaslan adýndaki Türk liderliðindeki ordular Bizanslýlarý Anadolu'da yenmiþ,tarihin akýþý içerisinde ismini Osmanlý olarak deðiþtirerek Ýstanbulðu fethetmiþler, Bizansðý tarihe gömmüþlerdi. Bir devrin kapanýp, yeni bir devrin baþladýðý bu büyük fetihten sonra Osmanlý, Türklüðü ve Müslümanlýðý Viyana'ya, Ýspanyaðya, Mýsýr'a, Kýrým'a, Ýranða, bütün Arabistan yarýmadasýna kadar taþýmýþ, dünyanýn en büyük imparatorluðunu kurmuþtu.

Dini kitaplarýnda Yahudilerden çok sýk bahsedilen ve Yahudilere büyük saygý ve hayranlýk duyan Osmanlý Ýmparatorluðu'nun bu zaafý atalarýmýz tarafýndan mükemmel bir þekilde kullanýlmýþtý. Kuyumcu, sarraf, hekim, komisyoncu, eczacý, bina ustasý, gemi ustasý, tüccar, ahçý, muhasebeci, idareci olarak; Osmanlý Ýmparatorluðu'na sýzan ve gittikçe nüfuzu artan atalarýmýz, bu yeni ülkenin bütün ticaretini ele geçirmiþ, Osmanlý Devleti'ne borç para verebilecek kadar zenginleþmiþler, kutsal kentimiz ve bize yaþamamýz emredilen topraklarýn yeni sahibi Osmanlý Ýmparatorluðu üzerinde kontrol saðlamýþlardý.

Haremin Mason Cariyeleri..
Osmanlýlarýn kendilerine gösterdikleri sevgi, saygý ve hoþgörü sayesinde devletin bütün ticaretini; Ermenileri, Rumlarý, Cenevizlileri, Venediklileri, Fransýzlarý ve Ýngilizleri kullanarak tamamen ele geçirmiþler, saraya sýzarak vezirleri, padiþahlarý elde etmiþler, istediklerim yaptýrabilecek konuma gelmiþlerdi. Daha da ileri giderek, saraya menfaatlerimiz için cariyeler sokmuþlar, hatta bu cariyelerden birini padiþahýn hanýmý yapmýþlar, ondan doðan çocuðu, Osmanlý Ýmparatoru yaparak, Osmanlý genini Yahudi genine çevirmeyi bile baþarmýþlardý. Bilinçli olarak planlanan bu operasyondan sonra dünyanýn en büyük gücü olan Osmanlý Ýmparatorluðu'nun daha da büyümesi durdurulmuþ, rüþvet yaygýnlaþtýrýlmýþ, ekonomisi bozulmuþ, borçlandýrýlmaya alýþtýrýlmýþtý. Daha sonra, parçalara ayrýlarak yutulmasý kolaylaþtýrýlmýþ, parçalanamaz denilen bu büyük dev paramparça edilmiþti.

Osmanlýðdan sonra kurulan devletlerin temelleri, Ýsrailðin kurulmasýna ve Büyük Ýsrail Devleti oluþturulmasýna uygun olarak atýlmýþtý. Ýran, Irak, Suriye, Lübnan, Mýsýr ve Türkiye ileride kurulacak, Ýsrail Devleti ve onun hedefi Büyük Ýsrail Devleti için gerekliydi.

Bu ülkelerin milliyetçilik akýmlarý, sözüm ona baðýmsýz ülke olma çabalan bu yüzden atalarýmýz tarafýndan desteklendi ve baþarýya ulaþmalarýna göz yumuldu.

Bu devletlerden ileride Büyük Ýsrail Devleti için isteklerde bulunulacaktý. Ýstekler öyle ya da böyle sonunda bir þekilde Gerçekleþtirilecekti. Osmanlýðdan doðan ülkeler bu amaç doðrultusunda desteklendi. Türkiye de bu ülkelerden biriydi. Yeni ülkeler daha ne olup bittiðini anlayamadan yemlerini yutacak, bizlere baðýmlý olacak, istediklerimizi yapmaya mecbur kalacaklardý.

Türkiye'nin Yeni Liderini Biz üldürdük!..Bu arada bazý ihanetlerde yaþandý. Baþlangýçta masonluðu kabul eden sonradan sözünden dönen yeni Türkiye'nin lideri, Osmanlý zamanýnda bile açýk ve faaliyette bulunan mason localarýna ait dernekleri, kuruluþlarý 13 Ekim 1937'de kapattý.

Mason localarýmýzýn mensuplarý bu yeni ülkede faaliyetlerimizi sürdürememe
tehlikesinin eþiðine geldi. Ýnancýmýzý ve azmimizi kaybetmedik. Talmut bize ýþýk verdi; "üeþitli aþýlar ve suya katýlan türlü yabancý maddelerle,bizden olmayanlarý týmarhanelere atarak ve medeni haklan engelleyerek, onlarý yok ediniz, tüketiniz". Her akþam yeni Türkiye'nin liderine, çok güzel,
çok lezzetli mezeler hazýrlattýk.

Ýçine kimsenin bilmediði kimyasal, kokusuz, renksiz, uzun zamanda etki eden
zehirli ilaçlar koydurduk. Bu lideri bir seneden kýsa sürede öldürmeye muvaffak
olduk.