Ýran ve Türkler ....................Yavuz Selim DEMÝRAÐ

Karikatür krizi yine gündemde. Danimarka'daki iki cihan serveri peygamberimize hakaret eden karikatür krizi yeniden yayýnlanarak Ýslam dünyasýnda yeni infial oluþturma çabalarý devam ediyor. Diðer taraftan Ýran'da Azerbaycan Türklerine hakaret eden o alçak karikatür yüzünden kan aktý.

Küresel emperyalizmin patronu çýkýp "Türkiye'yi komünizmden ABD kurtardý" diyor. Bedelinin nasýl ödendiðini bize sorsaydý böyle bir þey yumurtlamazdý elbet.

Bu yýl baharý görmeden yaz geldi. Leyleði havada görmesek bile yine yollardayýz. Baþta Yeniçað okurlarý olmak üzere karþýlaþtýðýmýz bütün vatandaþlar "Ne olacak bu memleketin hali?" diye soruyor.

Her þeye raðmen umudumuzu yitirmediðimizi belirtip iyi niyetli arayýþlarýn ciddi mesafe aldýðýný söyleyip geçiþtiriyorken Mehmet Yetkin itiraz etti. Medrese-i Yusufiye mensuplarýndan Yetkin'in kýssadan hisse anlattýðýndan payýmýza düþeni paylaþalým:

"Fareler bir araya gelip, baþlarýna musallat olan kediden kurtulmanýn yollarýný ararken, aralarýndan biri büyük katýlýmlý bir toplantý önermiþ. Genç yaþlý fareler kedi tehlikesinden kurtulma formüllerini tartýþýrken, içlerinden biri: 'Kediye zil takalým. Böylece sessizce yaklaþarak bizi avlayamaz' deyince alkýþ kopmuþ. Bilge fareler bu öneriyi kabul edip, desteklemiþler. Derken oturum baþkaný söz alýp: 'Ýyi ama kediye zili kim takacak?' diye katýlýmcýlara sormuþ...
Kimseden cevap gelmediði için toplantý daðýlmýþ."

Alanya'dan Mehmet Yetkin "Zili kim takacak?" diye sorarken yerden göðe kadar haklý... Her gün çeþitli yerlerde belki yüzlerce toplantý yapýlýyor. Meseleler masaya yatýrýlýyor, çözüm yollarý üzerine kafa yoruluyor ama þu "Zili kim takacak?" sorusuna cevap veren çýkmýyor!

Ýþte "zil" konusunda Can Azerbaycan'ýn ziyalýlarý, Ýran'daki geliþmeler konusunda art arda elektronik posta göndermiþler.

Fars þovenizmi yüzünden Ýran nüfusunun yüzde 50'den fazlasýnýn Türk olmasýna raðmen Türklerin aþaðýlandýðýný, ülke yönetiminde söz sahibi olamadýklarý gibi insan haklarýnýn dahi yerine getirilemediðini hatýrlatmýþlar. Baþtan sona doðru. 1925'ten bu yana Fars þovenizminin hakimiyeti altýndaki Ýran, bu tarihten önce bin yýldan fazla Türk egemenliðindeydi. Tarihteki iktidar kavgalarýna girip Ýran konusunu uzatmaktansa bugüne gelip "hamamböceði" olayýný aralamaya çalýþalým.

Ýran'daki Azerbaycan Türklerine "hamamböceði" gibi aþaðýlamalar yeni deðil. Ama zamanlamasý çok ince...

Amerika'nýn Ýran'ý tehdit edip, bu ülkedeki ayrýlýkçýlara el altýndan destek verdiði günlerde patlayan bu krizin tesadüf olmadýðýnýn önce altýný çizmek lazým.

Ýran Azerbaycaný konusunda en duyarlý kiþi þüphesiz merhum Ebulfeyz Elçibey idi. O, Elçibey ki Güney Azerbaycan baðýmsýz olup Tebriz baþkent ilan edilene kadar sakalýný kesmeyeceðini ilan eden yýlmaz bir Türkçüydü. Azerbaycan'ýn yeniden baðýmsýzlýðýný kazanmasýnýn heyecaný ile sarfettiði bu sözleri Ankara'da hastalýðýnýn son günlerinde geri almýþtý. "Ben bütov (bütün) Azerbaycan diyordum. Oysa Güney Azerbaycan'da 7-8 milyon Türk var. Bizim Kuzeyde 7-8. Birleþtiðinde 15 milyon eder. Ancak Ýran'ýn tamamýnda 35 milyon Türk var. Ýran'ý bölmek yerine nüfusun çoðunluðu olarak bütünlüðü koruyup tüm Ýran'ý yönetme hakkýný kazanmalýyýz."

Gerçek bir Turancýya yakýþan bu sözlerden sonra benim de Ýran Türklüðü konusunda ufkum açýlmýþ, Türkiye'nin ve Türk milliyetçilerinin bu ýþýkta yeni stratejiler belirlemesi gerektiðini yazmýþtým.

Ýran'da ayrýlýkçý unsurlarýn baþýnda Kürtler ve Beluciler gelmektedir. ABD'nin ünlü (!) BOP Projesi için Irak'tan sonra Suriye, Ýran ve Türkiye topraklarýnýn bir bölümünü koparýp "Büyük Kürdistan" hayali vardýr.

Dolayýsýyla Ýran'daki provakasyonu fýrsat bilip Ýran'ýn toprak bütünlüðünü bozacak ayrýlýkçý hareketlere prim vermek, Ýran'da baðýmsýz yeni bölgeler istemek küresel emperyalizmin deðirmenine su taþýmak anlamýna gelir.

Türkiye ve Dünya Türklüðünün Ýran konusunda yapacaðý en önemli þey, insan haklarýnýn yerine getirilmesini saðlamaktýr. Ýran Türkleri kendi dillerinde eðitim-yayýn haklarýný kazanmalý, demokratik seçimlerde kendi temsilcilerini seçmelidir.

Danimarka'daki karikatür, Ýslam dünyasýný terörist olarak tanýtmaya çalýþýrken, Ýran'ý da tahrik edip Azerbaycan Türklerine baskýyý yoðunlaþtýrmayý hedef almýþtýr.

Ýran'daki söz konusu gazete kapatýlmýþ, hükümet yetkilileri sorumlularýn cezalandýrýlacaðýný ilan ederek saðduyu çaðrýsýnda bulunmuþtur. Bundan sonra yapýlacak olan Türklerin yönetimde söz sahibi olmasýný saðlamak, küresel emperyalizme karþý Ýran'ýn bütünlüðünden yana tavýr koymaktýr.

Kediden kurtulmanýn yolu kuyruðuna zil takmak olmadýðý gibi, farelerin kim takacak arayýþý yerine, insanca akýlcý fikirler geliþtirmeliyiz.