Gösterilen sonuçlar: 1 ile 2 ve 2

Konu: Öatalhöyük

  1. #1
    atoybil
    Guest

    Çatalhöyük

    Bir baþka zaman, bir baþka hayat
    üatalhöyük............http://www.thy.com/tr-TR/corporate/s...e.aspx?mkl=119
    Mü 7400 ile Mü 6000 arasýnda 1400 yýl boyunca iskan edilen üatalhöyük, yaþam biçimi ve sanatý ile insanlýk tarihini aydýnlatýrken pek çok soruyu da beraberinde getiriyor.


    Uygarlýkla ilgili bütün bildiklerinizi unutun! Mekanlarý, araçlarý, iliþkileri, hastalýklarý, ne yiyip içtiðinizi, inançlarýnýzýð
    Hatta uygarlýk tarihine iliþkin bütün öðrendiklerinizi bir kenara býrakýn, çünkü üatalhöyük size baþka bir tarihin kapýlarýný aralýyor. Bu tarihte sanat hayatýn yaný baþýnda deðil içinde akýyor, hiyerarþi ve savaþ yok, kadýn-erkek çeliþkisi de. Binlerce yýl öncesini anlayabilmeniz için hayal gücünüzü kullanýn ya da iyisi mi siz, Yapý Kredi Vedat Nedim Tör Müzesiðndeki ðTopraktan Sonsuzluða üatalhöyükð sergisini gezin. Sergi size insana dair yeni, düþüncenin sýnýrlarýný zorlayan bilgiler vaat ediyor, uygarlýða ve zamana iliþkin algýlarýnýzý bir kez daha sýnamanýz için þans tanýyor. þimdi saatlerinizi üatalhöyük zamanýna, 376 nesil, dokuz bin yýl öncesine ayarlayýn ve þaþýrmaya hazýr olun!

    HÝYERARþÝ YOK, KADIN ERKEK EþÝT
    Onlar ilk akrabalarýmýz, yani ayný türdeniz. Tarih onlarýn zamanlarýný neolitik dönem ve erken tarým merkezlerinden biri olarak kaydetti. Bugünün haritasýnda Konyaðnýn üumra ilçesi yakýnlarýnda yer alan üatalhöyükðte 13.5 hektarlýk bir alanda, 1400 yýl yaþayýp geriye 21 metre yükseklikte bir höyük býraktýlar. Onlarý iþte bu höyükte yapýlan kazýlarla tanýdýk. Ýngiliz arkeolog James Mellaartðýn 1960ðlarýn baþýnda yaptýðý kazýlarda ortaya çýkanlar hem onu hem dünyayý þaþýrttý. Tarih baþka türlü okunmaya baþlandý. üatalhöyükðte hiyerarþi yoktu, çünkü ne yönetim kararlarýnýn alýnabileceði, ne de kararlarýn topluma iletilebileceði mekanlar vardý, hatta onlarý alanlara taþýyacak sokaklar bile yoktu. Tanrýlarý deðil, kocaman gövdeli, bereketi ve gücü simgeleyen ðþiþman kadýnð tasvirleri vardý. Bu, anaerkil bir dönemin yaþandýðý inancýný daha da pekiþtirdi, ancak kazýlar ilerledikçe kafalar karýþtý. Erkekler kadýnlardan daha uzun süre yaþamýþlardý, daha uzun boyluydular, ama egemen olanýn daha fazla ve farklý yediðinin izleri yoktu. Kadýnlar da erkeklere göre daha fazla diþ çürüðü vardý, ama farklý bir aþýnma görülmüyordu, evde geçirdikleri zaman ve yaptýklarý iþler hemen hemen aynýydý, alet yapýyor, buðday öðütüyor, ekmek yoðuruyor, aile liderliðine soyunuyorlardý. Bunlar da bir anaerkil dönemden çok, eþitliðin varlýðýný vaat ediyordu. Kuþaktan kuþaða daha doðrusu evden eve törensel olarak aktarýlan kafataslarý arasýnda kadýnlara ait olanlar da vardý, erkeklere ait olanlar da. Bu iki cinsin de ailelerinin ya da soylarýnýn ðbaþð olabildiklerinin izlerini taþýyordu.

    HER EV, MÝNÝ BÝR DüNYA
    üatalhöyükðte evler birbirine yapýþýktý veya hiç sokak yoktu ya da çok az sayýda vardý. Bir evin ömrü taþ çatlasýn 80 yýldý, bu sürenin sonunda içinde yaþanýlan ev terk ediliyor, üstüne yeni bir ev inþa ediliyordu. Eski evin kerpiçten duvarlarýnýn üst kýsmý yýkýlýyor, alt bölümü toprakla, özenle dolduruluyordu. Yeni duvarlar ise alt duvarlarýn üzerinde yükseliyor, yeni ev ortaya çýkýyordu. Merdivenle üstten girilen evin iki odasý vardý. Fýrýnýn da bulunduðu ýþýklý ana oda yemek piþirmek, sepet örmek, alet ve çanak çömlek üretmek için kullanýlýyordu. Ruhlara dileklerde bulunduklarý figürinler de bu odadaydý. Ocaðýn yanýnda, topraðýn altýnda bir obsidiyen (volkanik doðal cam) stoðu bulunurdu. Kapadokyaðdan getirildiði saptanan bu sert maden alet yapýmýnda kullanýlýyordu. Ok uçlarý çoðunlukla obsidiyendi, sepet yapýmýnda kullandýklarý aletlerin uçlarý ise hayvan kemiklerindenð Beþ-on kiþinin yaþadýðý varsayýlan evin ocaðýnýn yanýnda bir de depo olurdu. Kurutulmuþ et, bezelye, küçücük turp tohumlarý, mercimek, buðday, arpa, kabuklu yiyecekler bu depodaki yine kerpiçten yapýlmýþ gözlerde saklanýrdý. Ana odanýn iç kýsmýnda daha yüksek ve temiz alanlar mezarlýklarýydý. Büyük olasýlýkla, mezarlarýn hemen üstü uyumaya ayrýlmýþtý, ölümle yaþam arasýndaki bu yumuþak geçiþin nedeni ölüye olan saygýydý. Bedenini gömmüþ olsalar da ölünün günlük yaþamlarýnda kendileriyle birlikte olduðuna inanýyorlardý.

    üYKüLERÝ DUVAR RESÝMLERÝNDE
    Dibek, taþ kaplar, havanelleri, öðütme ve deðirmen taþlarý yiyecek hazýrlanmasýnda kullanýlan nesnelerdi. Kalýn kenarlý, bitkisel katkýlý çamurdan yapýlmýþ kaplar da yemek piþirmek içindi. Piþirme iþinde ise ateþte kýzdýrýlmýþ kil toplar kullanýlýyordu. Kavurma iþlemi, sepet içindeki tahýllarýn arasýna konulan kýzgýn kil toplarla yapýlýyordu.
    üatalhöyükðün izleyeni þaþkýna uðratan, dahasý bugünün modasýna, aksesuvar tasarýmlarýna ilham olan sanatý da ana odada yaratýlýrdý. üç tip figürin görülüyordu; insan ve hayvan biçimliler ile tanýmlanamayanlar. Mermer, kil ya da taþtan yapýlan ðþiþman kadýnð figürinlerine, boða boynuzlu sekiler, sývalý boða baþý yerleþtirmeleri, leopar kabartmalarý eþlik ediyordu. Duvarlardaki, olgunlaþmýþ bir hayal gücünü gösteren resimler ise günlük yaþamý, doðayla iliþkiyi, atalarla baðý anlatýyordu. Bu figüratif resimlerde hayvanlar, insanlar, geometrik desenler vardý, kýrmýzý üatalhöyük için sanatýn rengiydi. Ýnsan bedenleri, ketenden dokunmuþ kumaþlar ve deriler ise damga mühürleriyle süsleniyordu.
    üatalhöyükðün ilk yerleþimcileri geldiklerinde yanlarýnda evcilleþtirilmiþ koyun, keçi ve köpek vardý. Ava çýkýldýðýnda yabani sýðýr, yabani at, eþek, domuz ve geyikle dönülürdü. At ve sýðýr özel törenlerin, ziyafet sofralarýnýn vazgeçilmez yiyeceðiydi. Malleartðtan sonra kazýyý devralan ve bugün de sürdüren Ian Hodderðý en heyecanlandýran, resimlerde sýkça rastlanan leopara dair bulgu oldu. Bu, kolye ya da bilezik olarak takýlmak üzere delinmiþ pençeydi. Hodder üatalhöyükðü anlatan kitabýna ðLeoparýn üyküsüð adýný vermekten çekinmedi.

    üATALHüYüK, ÝSTANBULðDA
    Evlerin tabanlarýnda bulunan yaklaþýk 250 neolitik dönem iskeleti, üatalhöyükðde yaþayan insanlarýn et yemekle birlikte genel olarak tarýmsal ürünlerle beslendiðini gösterdi, çünkü diþlerindeki çürükler fazlaydý. Kalabalýk ortamda yaþamak salgýn hastalýklara kapý aralýyordu ve anemi kaçýnýlmazdý. Kýsacasý üatalhöyükðte hayat pek de saðlýklý sayýlmazdý. Bebek ölümlerinin fazlalýðý da bunu gösteriyordu. üocuklar önemliydi, oyuncak olarak da yorumlanabilecek bazý figürinler öðretme amacýný taþýyordu ya da yaratýlýþ hikayesini anlatýyor olabilirdi. üok küçük bebek ve yeni doðmuþ bebeklerin mezarlarýnýn seçimine yetiþkinlerden daha çok önem veriliyor, ölüm daha da törenselleþtiriliyordu.
    Her tabakada üç ile sekiz bin insan yaþamýþtý üatalhöyükðte, yani yaklaþýk en az 50, en fazla 150 bin kiþið Kendi zamanlarý, kendi kavramlarý vardý.

    20 Aðustosða kadar Vedat Nedim Tör Galerisiðnde açýk tutulacak sergi üatalhöyük ile bugün arasýnda bir köprü kurarken zamana ve dünyaya hakim olduðumuz düþüncesini silip atýveriyor

  2. #2
    seretan
    Guest
    üatalhöyükdeki duvar resimlerinin Kayseri de kilimlere iþlenmiþ desenlere dönüþtüðünü Cevizkabuðu programýnda görünce hayretler içinde kalmýþtým.Olayý ortaya çýkaran Fransýz arkeolog Türklerin orta asyadan geldiðini sanýyordum dediði aktarýldý.Gerçekten binlerce yýl öncesinin duvar resimlerinin kilimlerde hayatýna devam etmesi Anadolunun Türk yurdu olduðunun tapusudur.

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajinizi Degistirme Yetkiniz Yok
  •  
 
Turan Ordusu
   
Bitkisel Tedavi | Dogal Tedavi | Gazete Haberleri | Sikayet Yolla | Tüketici Haklari | Aloe Vera | Nas?l Zayiflarim | Diyet Liste | Bitkisel Tedavi